SAĞ BEYİN : BEBEĞİN SOSYAL BECERİLERİNİN GELİŞİMİ

Yazar : Yaprak VEZİROĞLU, Uzman Psikolojik Danışman – Psikolog

BEBEĞİN BEYNİ

Gebe kalındıktan birkaç hafta sonra, beyin hücreleri dakikada 250’şer bin tane olmak üzere hızla artmaya başlar. Bebek doğduğunda 100-200 milyar beyin hücresine sahiptir. Bu rakam, hayat boyunca sahip olacağımız en yüksek rakamdır.

Ama bebeğin duygusal, zihinsel ve sosyal olarak gelişebilmesi için, bu hücrelerin zaman içinde çevreden gelen uyaranlar ile genişlemesi, ve aralarında bağlantı kurarak beynin ağırlaşması gerekiyor. Doğumdan sonra beynin ağırlığı artmaya başlar, ilk yılın sonunda bir mislinden fazla artmıştır. Bu ağırlık (1100gr), yetişkin beynin nihai ağırlığının %90’ı kadardır. Bağ dokusu geliştikçe, bebeğin öğrenme kapasitesi de gelişir.

BEYNİN YAPISI

Hamilelik sırasında bebeğin beyninin temel yapısı oluşur. Bunlar beyin kökü, talamus ve serebellum’dur. Bunlar bebeğin doğduktan sonra hayatta kalmasını sağlayan fonksiyonları yönetir.

Beyin sapı: En ortada ve en korunaklı olan yerdir. Gelişim oradan başlar. Bebek doğduğunda burası çok gelişmiştir. Bebeğin hayatta kalması için gerekli fonksiyonları yönetir: Solunum, sindirim, kanın pompalanması, dışkılama, emme gibi refleksler. Bunlar, tüm memelilerde görülen türde temel sistemlerdir.

Serebral Korteks: İnsanları, hayvanlardan ayıran gelişmiş zihinsel becerilerin bulunduğu bölgedir: düşünce, hafıza, konuşma, matematik, problem çözme ve ahlaki değerler. Beyin deyince akla gelen burasıdır. Burası doğumda tam olarak gelişmemiştir. Bebeğin doğumdan sonra çevresinden aldığı uyaranlar bu bölgeyi geliştirir. Beyin geliştikçe, zihinsel beceriler de artar. Zihnin gelişimi de budur.

Burası sağ ve sol olmak üzere farklı becerilerden sorumlu iki bölüme ayrılmıştır. Sol hemisfer, sözel ve analitik becerilerden sorumludur. Bilgiyi sıraya koyma, bilgi parçalarını bir araya getirerek bütüne ulaşma (sentez) işlemleri burada gerçekleşir. Okullarda en çok kullanılan yer burasıdır. Sağ hemisfer ise sözel olmayan becerilerden sorumludur: yön bulma, duyguları anlama, yüz tanıma, melodi tanıma. Bu bölgeyi daha aktif olarak kullanan kişiler bilgiyi bütün olarak ele alıp sonra parçalara ayırır.

Prefrontal Korteks: Orbitofrontal Cortex: Duyguların denetlendiği, yönetildiği yerdir. Başkalarının duygularını anlayabilmemizi sağlayan ve empati denen beceriden beynin bu bölgesi sorunludur (EQ). Orbitofrontal Korteks beynin sağ yarımküresine bağlıdır, ve burayı yönetir.

SAĞ BEYİN “SOSYAL BEYİN”

İnsan yavrusu, diğer memelilerden farklı olarak insan insana etkileşime çok açıktır. İnsan beyninin sağ ön bölgesi, kişinin kendi duygularını düzenler, başkalarının duygularını anlamasını ve sosyal açıdan uygun olmayan isteklerine gem vurmasını sağlar. Ancak, bebek doğduğunda onun sosyal bir varlık olmasını sağlayan beynin bu bölgesi henüz tam oluşmamıştır. Bu önemli bölgenin neredeyse tamamı doğumdan sonraki ilk 3 yıl içinde oluşur. Kısacası, bebekler sosyalleşme potansiyeliyle doğarlar, ama bu potansiyelin geliştirilmesi, kendilerine bakım veren kişiye bağlıdır.

İşte burada ebeveynlere büyük iş düşmektedir:

Bebeğin pozitif yaşantıları sosyal beyni geliştirir. Yetişkin, bebeğin ihtiyaçlarına doğru miktarda ilgi ve duygularına hassasiyet gösterebildiği ölçüde bebeğe pozitif duygular yaşatır.

İyi anneliğin tarifi: Bebeğin duygusunu anlamak

Onu sakinleştirmek: ses tonuyla, kucaklamayla, sallayarak, vb.

Bebekle iyi zaman geçirmek

Annesi bebeğinin ihtiyaçlarını karşılarken onun gözlerinin içine baktıkça, onu kollarına alıp sakinleştirdikçe, onunla yumuşak bir tonda konuştukça bebek annesine bağlanır. Aralarında sıcak duygular akmaya başlar. Bu olumlu deneyim bebeğin beyninde önemli sinirsel bağlantıların oluşmasını sağlar. Bunların sayesinde bebekte temel güven duygusu oluşur. “Ne zaman ihtiyacım olsa annem gelip beni rahatlatır”: böyle düşünen bebekler daha sağlam bağlanmıştır.

Pozitif yaşantılar (göz kontağı, kucaklanmak, vb.) zevk veren salgıları artırır (dopamin, beta-endorfin), bunlar da sinir hücreleri arasındaki bağlantıları oluşturur. Bebeğin verdiği biyokimyasal reaksiyonlar, glukoz metabolizmasını artırır ve genler etkisini göstermeye başlar.

Özellikle sağ beynin gelişimi açısından ilk yıl kritik zamandır. 6-12 ay arası çok önemlidir, çünkü bağlanma bu dönemde gerçekleşir. 2. yılda ise sol beynin gelişimi ve sözel iletişim hızlanır.

Fırsat Pencereleri:

Beynimizin kullanılmayan alanlarındaki sinirsel bağlantılar kurulamaz ve doğuştan varolan sinir hücreleri de kullanılmadıkça ölür.

Bağlanma: İlk 3 yılda sosyal ilişki içinde olmayan bebek, beyninin orbitofrontal kısmını geliştiremiyor. Sonrasında düzelme umudu çok zayıf. İlerde duygusal ve davranışsal sorunlar yaşayan bireyler olurlar (depresyon, şiddet, madde bağımlılığı, cinsel sorunlar, yeme bozukluğu, vb.). Okul başarıları düşük olur (dikkat dağınıklığı, vb. ) Bu bölge sonradan zarar görenler ise başkalarının duygularını anlayamıyor, sosyopat olabiliyor.

Motor Gelişim: ilk 4 yıl

Konuşma: ilk 3 yıl

Matematik ve mantık: 0-4 yaş

Müzik: 3-12 yaş

Özetle:

-NE yaptığın: Bebekle karşılıklı ve sevecen ilişki, karşılıklı bağlanma

-NE ZAMAN yaptığın: İlk 3 yılda sosyal ilişki içinde olmayan bebek beyni gelişmiyor, sonra düzelme şansı çok zayıf.

-NASIL yaptığın : Sosyal ilişkiyi bebek için keyifli hale getirmeli ki, bebek bunu tercih etsin. Eğer yetişkin bebeğiyle olmaktan zevk alıyorsa, zaten otomatik olarak orbitofrontal korteksi geliştiren şeyleri yapıyordur.